3 Mart 2010 Çarşamba

Kötü anılar mı dediniz? İçeri buyrun.


Bugün nedensiz yere hayatımda beni en çok yaralayan olayları hatırladım.
Canım bir kez daha yandı sanırım her anıda. O kadar gerçekçiydi ki...
Bir keresinde bir trafik kazasına kurban gidiyordum. Ölümün nefesini yüzümde hissettiğim bir andı. Bir başkasında en sevdiklerimi kaybediyordum. Çok daha küçüktüm ve yapabileceğim tek şeyin yalvarmak olduğunu düşünmüştüm. Yere yığılışım hafızama adeta kazınmış halde...Net olarak hatırladığım bir diğer olay da tahlil sonuçlarını aldığımda yaşadıklarım...

İlk kez boğazımda sıkışıp kalan bir çığlığa şahit olmuştum. Öylesine ağlamak istiyordum ki gözyaşlarında boğulabileyim. Böylece bir karar vermekten kurtulabilirdim. Ama şmdi bir karar vermem gerekiyor. Uzun süredir bir karar vermem gerekiyor.Konuşabileceğim korkularımdan bahsedebileceğim kişileri yanımda istemiyorum.

Daha ölmedim.
Hala ayaktayım.
Öyle ya da böyle.
Ama yaşıyorum.

Nefes aldığım her bir anı güçlü bir şekilde sürdüreceğim. Güçlü ve dayanıklı biri olarak. Korkularım içimde kalan karanlık köşelerden ibaret kalacak.Bu sürede kendisiyle çelişkide olan kişileri hayatımdan uzak tutacağım. İleride ne olacağı aslabelli olmaz. Benimse her zamanki gibi 3 seçeneğim var.

Ölüm daimi seçenek.
Asıl sorun yaşamakta...